At Ters Durabilir mi?

Siyah taşlarla oynayan oyuncu, d1V+ hamlesini tamamladığını ancak vezir taşını masasında bulamadığını, taşın elinde olmamasından dolayı kaleyi ters çevirerek rakibine bunun vezir olduğunu işaret ettiğini söyler.

Hakem, siyah taşlarla oynayan oyuncuya geçersiz hamle yapığı için gerekli cezayı uygular. Oyuna … d1K+ hamlesiyle devam edilir.

Oyuncu, terfi taşı olarak kaleyi seçerek hamle yapacak olsaydı kaleyi neden ters koyarak oynasın? Doğru biçimde koyar ve kale gibi oynar. Ters duran kale figürü, belli ki oyuncunun elinde olmayan başka bir taşı simgelemek için kullanılmaktadır.  Ayrıca kale figüründen başka bir taşı, ergonomisi nedeniyle, ters olarak kullanma olanağı da yoktur. At ters durabilir mi?

Hakemin uygulaması için web adresimizi ziyaret ediniz.

http://www.fenerweb.com

 

 

 

Reklam

Oyun Başladı mı?

kopruBu sırada siyah renkli taşlarla oynayan oyuncunun cep telefonu çalıyor. Oyuncu telefonu kapatmanın telaşını yaşıyor ama oldu bir kez. Hakem masaya geliyor, oyuncu utancından başını kaldıramıyor. Ama o ne? Hakem “ kapatın telefonunuzu. Henüz oyun başlamadı” diyor. Sonrasında beyaz renkli taşlarla oynayan oyuncu da masaya geliyor ve oyun sürüyor.

Sonrası için web adresimizi ziyaret ediniz.

http://www.fenerweb.com

 

 

Satrancın İtibarını Korumak

“Oyuncular satrancın itibarını zedeleyecek davranışlarda bulunamazlar”

Kurallar satrancın itibarını korumakla, öncelikle, oyuncuları sorumlu tutmuştur.

Henüz 16 yaşındaki genç oyuncuların, yarışmada, bütün taşlar başlangıç pozisyonundayken tahtada sadece dört atla oynamaları, sadece ikişer atla 200 den fazla hamle yapmaları yaşamın hangi sırrını açıklar?

Satrancın itibarı kurallar yoluyla koruma altında mı? Devamı için yeni adresimiz deyiz.

http://www.fenerweb.com

 

Tur Sayıları Nasıl Hesaplanıyor?

“… hem kategori dereceleri için hem de yeterlik listesi için tur sayısının yetmediği görülür. Tur sayısını artırılması önerilir. Çocuk yaştaki oyuncuların yer aldığı yarışmalarda  yüksek sesle tur sayısının artırılmasına ‘hayır’ diyorum…”

Bireysel İsviçre Sistemi eşlendirme kurallarının uygulanacağı yarışmalarda yönergeyle planlanan tur sayısı nasıl hesaplanıyor? Oyuncu sayısıyla tur sayısı arasında nasıl bir ilişki vardır? Bu ve benzeri sorularla tur sayısına ilişkin diğer ayrıntılara buradan ulaşabilirsiniz.

Artık yeni adresimizdeyiz

http://www.fenerweb.com

Oyun Bitti

“… oyunu mat yaparak kazanmış olmanın sevinciyle, salondan rahat rahat ayrılırken cebinde bulunan telefonu çalıyor. Telefonun sesini kapatmanın telaşıyla koşarcasına salondan çıkarken başhakem yardımcısı tarafından durduruluyor…”

TAŞINDIK

Daha çok haber, daha çok resim, daha çok yorum ve daha çok belgeye ulaşabilmeniz için yayındayız.

http://www.fenerweb.com

Gözetleyen birileri var!

Atamaları yapan kurulda yer almak gözlemci olmak için yeterli kılınmamalıdır.

Gözlemci ve temsilcilerin, benzer etkinliklerde benzer sorunlar veya uygulamalar karşısında aynı kararı verebilmeleri, aynı uygulamayı önerebilmeleri, aynı duruşu sergileyebilmeleri beklenir …. ‘Gözlemci’ hakem ve antrenör gibi bir unvan olarak düşünülmelidir…

gozlemciGözlemci ve temsilciler, satranç etkinliğini sağlıklı biçimde yürütecek olan hakemler ve organizasyonun diğer görevlileri için oradadır. Satranç sporunda yer alan gözlemcileri, diğer sporlardan farklı ele almak gerekir. Gözlemci, gerektiğinde, bir hakem gibi çalışabilmeli, durumdan görev çıkarabilmelidir. Temsilci de organizasyonun bütününü ilgilendiren konularda koordinatörler ve iş görenlere el uzatabilmeli, gerektiğinde, iş ve işlemlerin içinde doğrudan yer alabilmelidir. Gözlemci ve temsilcilerin temel işlevi eksikleri görmek raporlaştırmak değil, gördüğü eksiklikleri tamamlamak ve düzeltmek üzerine olmalıdır. Böyle olmakla birlikte, gözlemci ve temsilcilerin organizasyonun yürütülmesinde bir sorumlulukları da yoktur.

Gözlemci ve temsilcilerin (özellikle gözlemcinin), öncelikle, görevlendirilecekleri etkinlik için birikim ve donanımları yönünden hazır olup olmadıklarına karar verilmelidir. Prensip olarak, etkinlik boyunca, deneyimlerini sergileyerek etkinliğin sağlıkla sonuçlandırılmasına destek olacakları için o tür etkinlikte daha önce yer almış, yaşamış, akış ve prensipleri bilen kişilerin görevlendirilmesi doğal olanıdır. Takım yarışmaları veya eşitlik bozma amaçlı yapılan maçların formatı, dokümanları, uygulamaları ve kuralları diğer etkinliklerden farklı uygulamalardır. Görev süreçleri boyunca bu tür etkinliklerde; oyuncu, hakem, antrenör hatta izleyici olarak dahi bulunmamış, görev almamış biri o etkinlikte gözlemci veya temsilci olarak görevlendirilmemelidir. Aksi durumda, olası sorunların üstesinden gelerek hakem ve organizasyon görevlilerine nasıl destek olabilecek, çözüm üretebileceklerdir? Olası sonuçlarına göre, eşitlik bozma maçlarının oynanabileceği bir etkinlikte, başhakem ve gözlemcinin, görev süreçleri boyunca böylesi maçları yönetmedikleri, bu formata tanık olmadıkları düşünülürse kurallara dayalı olarak oyunları nasıl tamamlatacaklardır?

Gözlemci ve temsilcilerin, ilkesel olarak, benzer etkinliklerde benzer sorunlar veya uygulamalar karşısında aynı kararı verebilmeleri, aynı uygulamayı önerebilmeleri, aynı duruşu sergileyebilmeleri beklenir. Kimler, hangi özellikleri yönünden, hangi ölçütler dikkate alındığında gözlemci veya temsilci olabilir bunun saptanması, belirlenmesi önemlidir. ‘Gözlemci’ hakem ve antrenör gibi bir unvan olarak düşünülmelidir. Bu yapılmadığı sürece, etkinliklere yeri geldikçe birilerini gözlemci olarak görevlendirmenin yararının olmadığı gibi sakıncalar yaratabileceği de dikkatten asla kaçmamalıdır. Atamaları yapan kurulda yer almak gözlemci olmak için yeterli kılınmamalıdır.

Gözlemci ve temsilcilerin;

  • Sezon öncesi yapılacak planlama doğrultusunda kimlerin o sezonda hangi tür etkinliklerde gözlemci veya temsilci olarak görevlendirilecekleri ilgili kurullarca saptanmalıdır.
  • Bir eğitim programı düzenlenerek sezon boyunca gözlemci veya temsilci olarak değerlendirilecek olanlar bu eğitime davet edilir.
  • Neleri yapmaları gerektiği, hangi konularda aktif olabilecekleri, uygulama bütünlüğü gerektiren konularda nasıl bir program uygulayabilecekleri, toplantı yönetimi, risk ve kriz yönetimi, insan kaynakları, organizasyon planlaması gibi konularda temel bilgilerle de donatılmaları sağlanır.
  • Etkinliğin yönergesinde ele alınan konu başlıklarının uygulamasındaki ortak bakış açısından temel fikirlerin oluşması sağlanır.
  • Değerlendirme ve raporlama ölçütleri belirlenerek bu yöndeki donanımları artırılır.
  • Etkinliğin formatı üzerine önceden mutlaka hazırlık yapılmalı, olanaklıysa format üzerinde deneyimi olanlar görevlendirilmelidir.

Böyle bir program uygulanmadan gözlemci veya temsilci olarak etkinliklerde görev verilmesinin bir yararı olmayacaktır.

Gözlemciler

  • Yarışmanın yönergesi doğru biçimde anlaşılmalı, doğru yorum ve kanılar oluşturulmalıdır.
  • Etkinlikle ilgili her türlü uygulamanın uluslararası oyun kuralları, talimatlar ve yönerge esaslarına uygun, tarafsız ve başarılı biçimde yürütülmesinin sağlanması temel anlayış olmalıdır.
  • Katılım koşulları, başvuru şekli ve süresi, oyuncu profili gibi, yarışmanın kimliğini belirleyen temel bilgiler, önceden edinilmelidir.
  • Başhakem ve yardımcılarıyla bağ kurulmalıdır. Nasıl bir plan ve hazırlık içinde oldukları öğrenilerek plan ve prensipler konusunda ortak düşünceler yaratılmalıdır.
  • Başhakemin planlamasına göre teknik toplantı ve memorandumların nasıl yürüyeceği öğrenilmelidir. Toplantı programları başhakemle birlikte oluşturulmalıdır.
  • Olumsuz durumlar karşısında nasıl davranılacağı, ne tür problemlerin olabileceği düşünülerek planlara yansıtılmalıdır.
  • Hakemlerle yapılacak görüşme ve toplantılarda, başhakemin yerine geçecek, başhakemin erkini bozacak, sarsacak eylem ve söylemlerden kaçınılmalıdır.
  • Görevli hakemlerin teknik bilgi ve becerilerine katkı olacak biçimde, gerektiğinde, kısa bilgilendirmeler yapılmalıdır.
  • Hakemlerin görünüş, duruş ve anlayışları yönünden istendik düzeyde olmaları denetlenmelidir.
  • Eşitlik bozma yöntemleri, masa dereceleri gibi uygulamada sorun yaşanabilecek özel durumların yanıtları ortaya konulabilmelidir.
  • Kullanılan eşlendirme yazılımı konusunda başhakemin eksiğinin olup olmadığı öğrenilerek, gerektiğinde, destek olunmalıdır.
  • Oyuncu listeleri incelenmeli, oyuncuların katılım koşullarına uygun olup olmadığı denetlenmeli, gerekiyorsa düzeltmeler istenmelidir.
  • Takım yarışmalarının kendine özgü masa ve liste gibi özgün formatı olduğundan bunların uygulamaya doğru biçimde yansıtılıp yansıtılmadığı kontrol edilmelidir.
  • Eşlendirme ve diğer bilgilerin zamanında duyurulup duyurulmadığı, canlı yayın ve diğer bilgiler için verilerin süresinde ilgililere verilip verilmediği kontrol edilmeli, aksayan yanlar düzeltilmelidir.
  • Etkinliğin bitiminde sonuçlar denetlenmeli, başhakemle ortak görüş oluşturulduktan sonra duyurulmalıdır.
  • İtiraz kurulunun çalışmalarına göre, yarışmanın hakem uygulamaları boyutunda yapılan itirazlar için verdiği kararların nasıl uygulandığı gözlenmelidir.
  • Etkinlik sonunda, ilgili kurula sunulmak üzere, görevli hakemler hakkında objektif olarak standart form rapor oluşturulmalıdır.

Temsilciler

  • Yarışma kurgusunun yönerge esaslarına ve akış planlamasına göre uyum sağlayıp sağlamadığı gözlemlenir.
  • Yönerge esaslarına göre aksayan yanların düzeltilmesi anlayışına yatkın bir görev anlayışı üstlenilerek organizasyon bileşenlerine yol gösterici olunur.
  • Bu anlayış doğrultusunda, hiçbir biçimde hakemlerin görev alanlarına, kural uygulamalarına karışılmamalı, performansları konusunda yorum yapılmamalıdır.
  • Oyuncuların, izleyici ve diğer katılımcıların, etkinliğin diğer paydaşlarının davranışları, görev anlayışları bakımından gözlemde bulunulur. Gerektiğinde, düzeltmeler için paydaşlarla iş birliğine gidilir.
  • Organizasyon görevlilerinin uygulamalarının ve kararlarının yönerge ve talimatlara uygunluğunun denetlenmesi yönünde inceleme yapılır.
  • Organizasyon uygulama yönergesinde ele alınan akışın planlanan programa ulaşılmasında önderlik edilir.
  • Organizasyon çizelgesinde yer alan görevlilere ait görev tanımlarına uygun hareket tarzının oluşması ve yaşatılması sağlanır.
  • Eşitliklerin bozuluş düzenine göre, ödüllerin, uygulanacak esaslar doğrultusunda verilmesi sağlanır.
  • Organizasyon yapısı içinde belirlenen sağlık-güvenlik ortam ve önlemlerinin tam olarak uygulanıp uygulanmadığı denetlenir. Olası aksayan yönlerin görevlilerle işbirliği içinde giderilmesine çalışılır.
  • İtiraz kurullarının çalışmalarının belirlenmiş usul ve esaslar doğrultusunda gerçekleşmesi için gerekli ortamın sağlanması gözlemlenir. Kurulun, organizasyon boyutunda yapılan itirazlar için verdiği kararların uygulanması sağlanır.
  • Etkinlik sonunda, federasyon yönetimine sunulmak üzere, organizasyon görevlileri hakkında objektif olarak standart form rapor oluşturulur.
Kaynak: ‘Formasyon ve Organizasyon Bilgisi’ Aralık 2016 / IA&IO Tahsin AKTAR

IA&IO Tahsin AKTAR

Eşitlik Bozma Maçları

‘Tie-break Games’

“… masadaki hakem oyun ve yarışma kurallarında sıralanan tüm kuralları uygular. Oyuna müdahale etmesi gereken her anda gerekli müdahaleyi yapar. Hamleleri yazmak hakemin ikinci önceliği olmalıdır. Masada gelişen olayları gözlemek, kural uygulamalarını sağlamak birinci önceliktir…”

Yarışma sonunda birden çok oyuncunun eş puanla yarışmayı tamamladığı görülür. Unvan, derece sıralaması, ödül listesi veya yeterlilik listesi (bir üst yarışmaya katılma hakkı) için ‘kimin daha iyi olduğunu’ saptamak amacıyla ek maçlar yapılabilir. Eş puanlı oyuncularla asıl yarışmadan ayrı olarak yapılan maçlara genel anlatımıyla ‘tie-break games’-‘eşitlik bozma maçları’ denilmektedir. Organizasyon yönetiminin yarışma yönergesinde belirttikleri yöntem ve zaman temposuyla bu maçlar oynanarak ‘kimin daha iyi olduğu’ saptanır.

Bu yazıda genel uygulama yöntemleriyle yapılan maçların uygulama düzenini ele alacağım. Ayrıca, diğer eşitlik bozma yöntemleri ve uygulamalarına da başka bir yazıda yer vereceğim.

Eşitlik bozma maçlarının yöntemi

Yarışma sonrası, eğer zaman varsa, bilinen kurallar ve zaman temposuyla, Round Robin (Berger/Döner) eşlendirme sistemi kullanılarak ek maçların yapılması oyuncuların performanslarını en iyi biçimde değerlendirmeleri açısından idealdir. Ancak; günümüzde, gerek oyun tempolarındaki yeni seçenekler, gerek oyuncu ve diğer bileşenler için zaman yokluğu tie-break maçlarının da eşlendirme ve zaman temposunda düzenlemeler yapılmasını zorunlu kılmıştır. Tie-break maçlarında, günümüzde, sıklıkla ‘eleme sistemi’ eşlendirme yöntemi uygulanmaktadır. Buna dayalı olarak zaman temposu da kısa süreli olacağından, asıl oyunların bitiminden hemen sonra eşitlik bozma maçları da tamamlanabilmektedir.

wcc_2005_khanty-mansiyskEleme sistemiyle yapılan eşitlik bozma maçlarına organizasyon yöneticileri, hakemlerimiz ve diğer bileşenler 2003 yılında İstanbul’da düzenlenen Avrupa Bireysel Satranç Şampiyonasında tanıştı. İlk kez böyle bir uygulamayı deneyecek olan hakemlerimiz, olası eşitlik bozma maçları için, hemen her tur sonrası kısa eğitimler yapmışlardı.

Uygulayıcılar, öncelikle, ana fikir üzerinde ortak düşünce doğurmalıdır.

  • Yarışmanın özel yönergesinde eşitliklerin nasıl bozulacağına ilişkin bir madde yer alır. Eşitlik bozmayla ilgili olasılıklar ve yöntemlere yönergede sıralı biçimde yer verilmelidir.
  • Eşitlik bozma maçları da seçenekler arasındaysa, bu kez de maçlar için ayrı bir prosedür uygulanır. Uygulamanın nasıl olacağına da yönergede bir başlık altında yer vermek gerekecektir.
  • Her koşul hesaplanarak prosedürde duyurulmalı, sistemin nasıl işleyeceği buna göre düzenlenmelidir.
  • Kurallar ve dayanak noktası işaret edilmelidir.
  • Eşitlik bozmayla ilgili ek maçların kaç seride olacağı, her seri için zaman temposu saptanarak duyurulmalıdır.
  • Eşlendirme biçimi, eşitlik bozma maçlarına katılacak oyuncu sayısı dikkate alınarak, yönerge aşamasında saptanmalıdır.
  • Eşlendirmenin eleme sistemi genel uygulamalarına göre mi yoksa sistem içinde farklı yöntemle mi yapılacağı önceden belli olmalıdır.
  • Üçten fazla eşitlik bozma turunun gerekli olduğu durumlarda, eşitlik bozma maçlarının bir gün içinde tamamlanabilmesi için, program düzenlemesi buna göre yapılmalıdır.
  • Yarışmanın özel yönergesinde başka bir yöntem belirtilmemişse, eşlendirme için, oyuncular rating puanı sırasına göre sıralanır ve bu sıraya göre eşlendirilirler. Rating puanları olmayan oyuncuların sırası kurayla belirlenir.

Kurallar ve zaman temposu

wcc_2005_kantHızlı ve Yıldırım Satranç oyunlarının bir kuralı var. Eğer bir masaya bir hakem görevlendiriliyorsa kurallar farklı işleyecektir. Bu durumda, ana kurallar içinde yer alan, ‘Yarışma Kuralları’ uygulanacaktır. Eşitlik bozma veya benzer biçimde uygulanan eleme sistemi maçlarında da uygulamanın aynı olduğunu görürüz. Zaman temposu hızlı veya yıldırım satranca benzese de kurallar hızlı veya yıldırım satranç kuralları olmayacaktır. Eleme sistemi ana kurallarında da “… sabit süreli veya eklemeli zaman temposuyla oynandığında yarışma kuralları uygulanır…” denilmektedir. Bunu saptadıktan sonra yanlış anlaşılmaları ve bu yönde oluşmuş algıyı ‘rapid games’ veya ‘blitz games’ olmaktan arındırdığımı düşünüyorum.

Bir masaya bir hakem uygulaması

masa2Uygulamada bir masaya bir hakem görevlendirileceği için salon ve masa düzeni de diğer uygulamalara göre farklılık gösterir. Birden çok maç oynanacaksa masalar birbirinden ayrı olmalıdır. Çevre ve izleyici etmenleri gözetilerek her bir masaya ortalama 4,5 m2 bir alan sağlanması önerilir.

  • Hakem oyuncularla aynı masada oturur. Hakem ayakta, masanın köşesinde veya uzaktan görev yapmaz. Ancak ve ancak belirtilen düzende yerini alması gerekir.
  • Hakem satranç saatini karşıdan görecek biçimde (geleneksel olarak siyah renkli taşlarla oynayacak oyuncu hakemin sağında olacak biçimde) masada yer alır.
  • Yeteri kadar notasyon kağıdı, birden çok kalem hakemin elinde olmalıdır.
  • İzleyiciler hakemin göreceği yönde (tercihen karşısında) kordonla çevrilmiş belli bir uzaklıkta bulunmalıdırlar.
  • Masa numarası ve oyuncu isimlerinin izleyicilere dönük olması yeğlenir.
  • Başhakem ve/veya yardımcıları masalar arasında dolaşarak masada oturarak iş gören hakemleri ve oyunların gidişini gözlerler.

Oyun düzeni ve hakem uygulaması

Masadaki hakem oyunların başladığının duyurulmasıyla satranç saatini çalıştırır. Oyuncuların hamlelerini kaydetmeleri gerekli değildir. Yapılan hamleler, notasyon kağıdına, hamle hamle hakem tarafından yazılır. Oyunun hız kazandığı anlarda yazılamayan hamleler boş geçilerek oyunu izlemeye yetişilmeye çalışılır. Yazılamayan hamlelerin sonradan tamamlaması gerekir. Masadaki hakem oyun ve yarışma kurallarında sıralanan tüm kuralları uygular. Oyuna müdahale etmesi gereken her anda gerekli müdahaleyi yapar. Örneğin, dokunulan taş, geçersiz hamle, 5 ve 75 hamleyle ilgili uygulamaları gerçekleştirmek üzere satranç saatini durdurarak gerekli müdahaleyi yapması esastır. Oyunun bitişini anlatan 5. maddedeki durumların oluşması durumunda da yine oyuna müdahale ederek oyunun sonucu için kararını oluşturur. Hakemin kararlarına karşı olabilecek itirazlar, maç biter bitmez yapılmalıdır.

Masadaki hakemin hamleleri yazmayı esas kıldığı, özellikle oyunun hızlandığı anlarda yazmaya yetişmek üzere telaş göstererek asıl kural uygulamalarını kaçırdığı pek çok uygulamada gözlenmiştir. Hamleleri yazmak hakemin ikinci önceliği olmalıdır. (Hakemlerin, gelişimlerini tamamlamak üzere, bu doğrultuda davranmalarını önermekteyim.) Masada gelişen olayları gözlemek, kural uygulamalarını sağlamak birinci önceliktir. Tekrarlanmış hamle/konum ya da 50 hamle istemlerinde, yapılması tasarlanan hamleyi oyuncunun yazması için, notasyon kağıdı istemde bulunan oyuncuya verilir. Oyun tamamlandığında, hakem, yazdığı notasyon kağıdını oyunculara vererek imzalamalarını ister.

Kurallarda belirtildiği gibi, masada yer alan kişi başhakemin görevlendirdiği hakem dışında başka biri de olabilir (oyunları tamamlanmış eşitlik bozma maçları dışındaki diğer oyuncular, antrenörler…). Bu durumda masadaki görevli sadece hamleleri yazar. Diğer uygulamalar masalar arasında görev yapan başhakem ya da hakemler tarafından yerine getirilir.

Eşitlik bozma maçlarında, yönergede belirtilen sıra ve zaman temposuyla yapılan maçlar sonunda eşitlik yine de bozulmazsa,  önemli bir maç uygulaması daha yapılır. Bazı kaynaklarda ‘sudden death game’ veya ‘armageddon game’ olarak anılan yeni bir oyun oynanır. Bu uygulamanın önemi maçın zaman temposu ve kuralındadır. Türkçe karşılığını ani ölüm maçı veya son savaş maçı olarak anlatmak olanaklıysa da bu deyimleri kullanmak iticidir. Çünkü bir spor karşılaşması sonunda yenilginin veya kaybetmenin, elenmenin ölümle anlatılması yakışır bir durum değildir. Bu terimlerin yerine uzun süredir ‘altın puan maçı’ denilmesini yeğlemekteyim.

Uygulamada, eş puanı olan oyuncular tek maç üzerinden altın puan maçı oynarlar. Siyah renkli taşlarla oynayan oyuncunun 4, beyaz renkli taşlarla oynayan oyuncunun 5 dakikası vardır. Kazanan oyuncu rakibini elemiş olur. Beraberlik durumunda beyaz renkli taşlarla oynayan oyuncu elenmiştir.

IA&IO Tahsin AKTAR

Fotoğraflar: FIDE web sitesi/2005 Dünya Kupası-Rusya/Khanty-Mansiysk

İtirazlar ve kararlar

Hakemin verdiği doğru kararı ve uygulamayı bozarak hatalı karar veren bir itiraz kurulu düşünülebilir mi?

itirazSatranç etkinliklerinde; kurallara aykırı karar ve uygulamalara, etkinliğin yönerge, duyuru ve planlamalarına itirazlar yapılabilmektedir. Etkinlik sırasında, satrancın geleneğinden gelen alışkanlıklarla, tüm itirazlar hakeme yapılır. Bu itirazlar, hakem/başhakem veya organizasyon yöneticisi tarafından çözümlenirken, çözüme ilişkin karar ve uygulamalara da itiraz edilebilmektedir. Bu durumda da, eğer etkinlik yönergesinde yer verilmişse, ‘İtiraz Kurulu’ yapılan itirazları çözümleyerek karar verir.

İtiraz konuları, itiraz kurulun oluşumuyla karar sürecini ‘İtirazlar ve İtiraz Kurulları’ konulu makalemde ele almıştım. Tüm satranç paydaşlarının yararlanması amacıyla federasyonumuz resmi web sitesinde yayınlanmıştı. Bu yazıda kurulların olası değerlendirmelerine değineceğim.

Hakemler tarafından önerilen çözüm yolu ve kararlar, gerektiğinde, başhakem tarafından da incelenebilir. Sonrasında uygulamaların veya kararların tamamı veya bir kısmı değiştirilebilir. Tarafların, verilen kararın çözüm yaratmadığını savunarak itirazlarını sürdürmeleri durumunda, varsa, itiraz kuruluna yazılı olarak başvuruda bulunma hakları vardır. İtiraz kurulu konuyu inceleyecek, durumun başvuru sahibinin ortaya koyduğu gibi olduğunu gördüğünde, başhakemin kararını bozar.

İtiraz Kurulu

İtiraz kurulları, genellikle, seçimle, atamayla veya her iki yöntem bir arada kullanılarak oluşturulabilir. Atama yapılarak kurulda yer verilen üyeler o etkinlikte sporcu, antrenör, hakem gibi görevlerde olmamalıdır. Atanacak üyelerin her zaman işi bilen, otorite olarak düşünülebilecek, uygulamalardaki deneyimlerini yansıtabilecek, mevzuatı ortaya koyabilecek, birleştirici rol üstlenebilecek birikim ve donanımda olması beklenir. Atama yapılırken ayrıca çok dikkatli davranmak gerekir. Deneyimli, üst düzeydeki bir başhakem ve hakemlerden oluşan bir kadro için gelişi güzel bir atama yapılmamalıdır. Hakemin verdiği doğru kararı ve uygulamayı bozarak hatalı karar veren bir itiraz kurulu düşünülebilir mi? Ya da benzer biçimde hatalı karar karşısında doğru karar vermesi için başvurulan kurulun da hatalı ve yanlış karar vermesi de düşünülemez.

Önemli ayrıntı

Teknik toplantıda, katılanların oyuyla, 13 yaşındaki bir oyuncu itiraz kuruluna seçilmiş. Hata nerede diye soracak olursanız, tüm toplumlarda 13 yaş karar vermeye uygun bir yaş değildir. O nedenle olası bir itiraz durumunda ‘çocuk’ kabul edilen bir yaştaki kurul üyesi doğru yaklaşım sergileyebilecek midir? Henüz 18 yaşından küçük olduğu için iradesini açıklamaya zaten yetkin değildir. Bu yaştaki çocuklar, eylem ve işlemleri hukuki sonuç doğurmayacağından, sorumluluk ve yükümlülükten de yoksundur. Medeni hukuk böyle diyor. Kendi başına bir kulübe sporcu olarak transfer dahi olamayan, velisinin izni gereken bu oyuncunun itiraz kurulunda seçilerek dahi olsa yer alması hukuk açısından da kabul görmeyecek bir uygulamadır. Çocuk yaştaki oyuncuların, eylem ve işlemleri hukuki sonuç doğurmayacağından, itiraz kuluna başvuruları dahi olanaklı değildir. İtiraza konu olan söylemleri hakem veya organizasyon yöneticileri tarafından dikkate alınabilir ancak daha ileri taşınamaz. İtiraz işlemini velileri, antrenörleri, kafile yöneticileri gerçekleştirmelidir.

Kararlar  

Kkarar2urul itiraz başvurusunu öncelikle ‘usul yönünden’ sonra da ‘esas yönünden’ görüşür. İtiraza konu olan durum karşısında kararlar, FIDE Oyun Kuralları, FIDE Turnuva Kuralları, yasalar, yönetmelikler, talimat, yönerge ve prosedürlere uygun olarak verilir.

  • Kurulun verdiği karar son karardır. Başhakem kurulun verdiği kararı uygulamak zorundadır.
  • Kurulun verdiği kararın sayılan düzenlemelerden ayrı, bu düzenlemelere karşı olması durumunda, başhakem, önceki verdiği kararı uygulamakta direnebilir.
  • Kurul ara kararlar alabilir.

İtiraz kurulu son kararında;

  • İtirazı reddederek, karar başhakemin verdiği karar doğrultusunda düzenlenir,
  • İtirazı yerinde görülürse oyun ve oyunun sonucu hakkında yeni bir karar verilir.
  • Uygulamanın nasıl olacağı ve sonuçları belirleyecek bir karar verilir,
  • Oyuna kaldığı yerden devam edilebilir,
  • Oyun yeniden oynanabilir,

Bu kısa yaklaşım sonrası uygulamaların nasıl yapıldığını, olası kararların alınış şekli ve uygunluğunu inceleyelim.

‘Oyunun Sonucu: Beraberlik’ başlıklı yazımdaki örnek olay senaryosu “…Başhakem……ileri sürüldüğü gibi üç hamle tekrarı olduğunu görür ve masadaki hakemin aldığı (1-0) sonucunu değiştirerek beraberlik sonucunu tescil eder (½- ½). Bunun üzerine ……antrenörü …….masadaki sonucun değiştirilemeyeceğini ileri sürerek itiraz eder. Başhakem…..beraberlik sonucunu tescil ettiğini bildirir. Başvuru itiraz kuruluna ulaşır…” şeklinde gelişmişti. Anımsatmakta yarar var. Örnek olayda, başhakemin, madde 8.7 ve bununla birlikte madde 11.10 uyarınca itiraz başvurusunu dikkate alarak incelemeye değer bulduğunu biliyoruz. Şimdi de itiraz kurulunun nasıl bir karar oluşturması gerektiğini ele alalım.

  • Kurul tarafından usul yönünden uygun görülen konu esas yönünden incelemeye alınır.
  • Masada görev yapan hakem, oyuncular ve başhakem ayrı ayrı dinlenir.
  • Oyuncuların ve masada görev yapan hakemin anlatımlarıyla (tutanakla saptanmış ifadeleri); oyun sırasında üç hamle tekrarının gerçekleştiği, siyah taşlarla oynayan oyuncunun da bunu gördüğü, oyuncuların bir incelemeye gerek kalmadan hamle tekrarıyla berabere sonucunu kabul ettikleri anlaşıldığında, o sırada oyunun derhal sona erdiği kabul edilir.
  • Öncelikle, konum tekrarı beraberliğine ilişkin başhakemin vermiş olduğu karar usul yönünden bozulur. (Bkz. Uyarı1)
  • Masada biten oyuna göre (1-0) sonucu da yok hükmünde sayılmalıdır.
  • Oyuncuların berabere sonucunu kabul ettikleri andaki, (½– ½) sonucuyla, beraberliğin madde 9.2.b’ye göre değil (üç konum tekrarı), 5.2.c’ye göre (oyuncuların oyun sırasında aralarında anlaşmaları) hemencecik, derhal sona erecek biçimde son karar verilmelidir.
  • Bu örnek olay senaryosuna göre kurulun başkaca bir kararı olmayacaktır.

Uyarı 1!

  • Üç konum tekrarıyla ilgili olarak hakemin vereceği kararda şekil ve uygulama koşulları aranır (madde 9.2.a-b).
  • Masada, oyun sırasında, bu yönde bir sava dayalı olarak (konum tekrarına ilişkin) bir uygulama gerçekleşmemişse, oyun bittikten sonra başhakem ve/veya itiraz kurulu bu yöndeki bir başvuruyu şekil ve uygulama koşulları oyun sırasında yerine getirilmediği için ele alamaz.
  • Daha açık anlatımla; masada, oyun sırasında konum tekrarı olmasına karşın yapılan inceleme sonunda tekrarın olmadığına hükmedilerek oyun devam ettirilmişse veya konum tekrarı olmamasına karşın tekrarın olduğuna karar verilerek oyun bitirilmişse, bu yönde kararlar verilmişse, oyun hangi şekilde biterse bitsin, konu başhakem tarafından yeniden değerlendirilebilir. İtiraz kurulunda da görüşülebilir değerdedir.
  • Başhakem ve/veya itiraz kurulu, ancak ve ancak, oyun sırasında bu yönde verilmiş kararlar karşısında bir inceleme başlatarak yeni bir karar oluşturabilir.

Üzerinde tartışılan başka bir itiraz kurulu kararını inceleyelim. Kaptanlık yetkisinin devredilmesi ve takımın oyuncularının yapılan tehditler karşısında can güvenliklerinin olmadığı konularında kurula yapılan başvuru sonunda kurul nasıl davranmalı, kararları nasıl ve ne doğrultuda almalıydı? Kurulda, tehdit üzerine, oyuncuların can güvenliklerinin olmadığına ilişkin sav karşısında vahim ve kötü örnek olacak bir karar alınmıştı. Konunun FIDE oyun kuralları çerçevesinde yer almadığı belirtilerek bu konudaki itiraz reddedilmişti. Hâlbuki oyun kuralları değil yarışma kuralları çerçevesinde değerlendirilseydi sporcu sağlığı ve güvenliğinin nasıl ön planda olduğu görülebilirdi. Hatta oyun kurallarına göre de, (madde 12.2.c) “… İyi bir oyun ortamını ve bunun sürekliliğini sağlar…” denilerek, hakeme, geniş anlamda bu konuda görev verilmiş olduğu dahi düşünülebilirdi. Yapılacak ilk iş ve alınacak ilk karar, oyuncuların, tehdit karşısında, can güvenliklerinin sağlanması konusunda yarışma ve organizasyon yöneticilerini uyarmak üzerine olmalıydı. (Ortamın satranç oynamaya elverişli olmaması gerekçesi bu sınırları kapsayan genel bir itiraz konusudur.)

Kaptanlık yetkisinin devrine ilişkin kurallarsa bellidir. FIDE Turnuva Kuralları bu işlemi düzenlemiştir. Kurul bu kurallar ışığında kararını oluşturmalıydı.

  • Kaptanın/kaptanların kim olacağı yarışma yöneticisine önceden bildirilmiş midir?
  • Kaptan/kaptanlar o takım adına kayıt-kabul işlemi (akredite) yapmışlar mıdır?
  • O maç için veya o sırada böyle bir yetki devri konusunda hakeme yazılı bir bildirim olmuş mudur?
  • Bu anlamda bir düzenleme var mıdır? (Geliştirilmiş bir başvuru-devir formu gibi)
  • Bu ayrıntılar ışığında konu ele alınarak, kaptanlık görevinin devri konusunda verilecek karar net ve tartışma yaratmayacak bir karar olarak ortaya çıkmalıydı.

Uygulanmış bir örnek karara daha bakalım.

Piyon, son yataya oynayarak hamle tamamlanıyor. Rakibin geçersiz hamle uyarısı karşısında hakem geçersiz hamleye ilişkin gerekli uygulamayı yaparak piyonu yeniden sondan bir önceki kareye bırakıyor. Oyuncu yeniden piyonu son yataya oynayarak hamlesini tamamlıyor. Rakibin uyarısı üzerine hakem ikinci kez geçersiz hamle oluştuğuna hükmederek oyuncuyu yenik sayıyor ve oyunu bitiriyor. Karar, kural hatası yapıldığı gerekçesine dayanarak, maçın yeniden oynanması istemiyle itiraz kuruluna taşınıyor.(İtiraz kuruluna gönderilmeden önce, konunun başhakem tarafından yeniden değerlendirilerek çözümlenmesi beklenirdi.)

  • Masada görev yapan hakem, oyuncular ve başhakem ayrı ayrı dinlenir.
  • Masada görev yapan hakemin, kuralların 7.5.a’nın ikinci hükmünde değinilen tüm gereklilikler yerine getirilmeden (vezirle terfi yapılmadan), oyunu ikinci kez geçersiz hamleyle sonlandırılması kararı hatalı bir karardır. Kurul bu kararı bozacaktır.
  • İtiraz kurulu bu hatalı karardan hareketle, kural hatası yapıldığını öne alarak son kararını oluşturacaktır.
  • Kurulun maçın tekrarı, yeniden oynanması istemini reddetmesi beklenir.
  • Oyunun, birinci geçersiz hamle uygulaması sonrası, kuralların madde 7.5.a’nın ikinci hükmünde değinilen tüm gereklilikler yerine getirilerek o hamleden devam etmesi kararını vermesi doğru karar olacaktır.
  • Kurulun başkaca vereceği bir karar ve uygulama yoktur.

Uyarı 2!

  • Bu örnek olayda, itiraz kurulunun son kararından sonra, hakemin uygulaması da vezir taşının son yataya konularak terfi işlemi gerçekleştirilmiş biçimde oyunun o hamleden devamının sağlanması yönünde olacaktır.
  • Oyunun yeniden oynatılması veya oyunun kaldığı yerden oynatılmasına yönelik bir başvuru varsa veya olası böylesi bir karar oluşacaksa, başhakemin söz konusu oyuncularla ilgili nasıl bir uygulama yapması gerektiğine ‘İtirazlar ve İtiraz Kurulları’ konulu makalede değinilmişti.

IA&IO Tahsin AKTAR

Hileyi önleyebilir miyiz?

Oyunların her tür bilişim ve iletişim temelli  ‘yardımdan’ bağışık, sağlıklı bir biçimde tamamlanmasını sağlamak, hakemlerin güç görevleri arasına girmiştir.

hile-sonSatranç organizasyonlarında hile önlenebilir mi? Soruyu böyle sorduğumuzda yanıtı ‘kesinlikle evet’ olarak vermek güçtür. Her türlü önlem alınabilir, yapılacakların en iyisi yapılabilir, ağır yaptırımlar uygulanabilir ama hile yine de yapılabilir. Peki, ne yapılacak o zaman hile karşısında? Organizasyon yöneticileri alınması gereken önlemleri alacak, yapılması gereken ne varsa onu planlayacak ve uygulayacaktır. Hakemler de paydaş olarak hilenin önlenmesi için görevlerini tam anlamıyla yerine getireceklerdir. Gereken uygulamaların yerine getirilmesiyle, satrancın hileler karşısında savunmasız olmadığı gösterilebilir. Böylece eldeki uygulamalarla aksi bir algının oluşmasına yer verilmez.

Kurguyu ‘hile’ ve ‘hile yapan’ kavramları üzerine oluşturmak gerekecek. Hileyi “… başka bir kişiden (seyirci, kaptan, takım arkadaşı…) ve/veya herhangi bir bilgi ya da iletişim kaynağından (kitap, notlar ya da herhangi bir elektronik cihaz…) bilgi almak…” olarak tanımlamak olanaklıdır.

Cep bilgisayarları, mp3 çalarlar, PDA’lar, telsiz, IR, bluetooth cihazları, satranç oyunlarını analiz yapmaya elverişli elektronik cihazlar, cep telefonu veya benzeri iletişim cihazları, diğer bilgi kaynakları gibi araç ve gereçler hilenin yapılmasında kullanılan başta gelen materyallerdir. Hileyi önlemek için de, böylesi materyallerin, oyun sırasında oyun alanında bulundurulması yasaklanmıştır. Bu materyallere ‘ihlal nesneleri’ diyebiliriz. Bu yasak kapsamında kimler vardır? Oyuncular, antrenörler, hakemler ve diğer bileşenler ihlal nesnelerini oyun alanında bulunduramazlar.

Oyunların her tür bilişim ve iletişim temelli  ‘yardımdan’ bağışık, sağlıklı bir biçimde tamamlanmasını sağlamak, hakemlerin güç görevleri arasına girmiştir. Çok geniş bir zeminde ele alınan kuralın diliyle (madde 12.2) “…hakem oyunların adil şekilde oynanmasını sağlar…” denilerek aslında hile yapılmasının önüne geçmede hakem görevlidir denilmiş olsa gerek. Ayrıca, yaptırımlar açısından, temelde satrancın kuralları, ihlal nesneleri yoluyla hileye başvurulması karşısında yeterli sayılabilir. Madde 11.3.a, (…oyuncuların not tutmaları, bilgi veya öneri kaynaklarına başvurmaları… yasaktır…) 11.3.b (…cep telefonu, elektronik haberleşme aracı….bulundurulması yasaktır…) maddeleri kapsamında yaptırımlar getirilmiştir. Ancak yaptırımlar yoluyla sonuca ulaşmanın yanında alınacak diğer ek önlemlerin de geliştirilmesi kaçınılmazdır. Hileye karşı mücadele edebilmek amacıyla; etkinlikler sırasında kişilerin üstlerinin aranması, olası şikayetlerin soruşturulması, hakemlerin ve organizasyon yöneticilerinin eğitilmesi gibi bir dizi programın hayata geçirilmesi gerekecektir.

Etkinlikler düzeylerine göre sınıflandırılmıştır. Koruma önlemleri de bu düzeyde tanımlanır. Organizasyonlarda, FIDE yarışma kurallarında belirtilen etkinlik düzeyleri dikkate alınarak, sağlanacak güvenlik önlemleri farklılık gösterecektir. Ulusal bireysel ve takım şampiyonalarıyla ulusal genç ve yıldız şampiyonlarında,  şampiyona niteliği taşımamasına karşın nitelikleri yönünden eşdeğer etkinliklerde, sıralanan koruma önlemlerine denk gelen önlemler uygulanabileceği gibi bir düzey daha yukarıda koruma önlemleri de uygulanabilir.

  • En yüksek derecede koruma gerektiren etkinlikler: Tüm resmi FIDE turnuvaları, FIDE yıldız ve genç turnuvaları, ortalama 2600 ya da daha fazla rating puanlı grup aşaması maçları, üst düzey ulusal bireysel ve takım şampiyonaları.
  • Artırılmış düzeyde koruma gerektiren etkinlikler: 20.000 avro’dan daha fazla para ödülüne sahip herkesin katılımına açık turnuvalar, ortalama 2400 ya da daha fazla rating puanlı grup aşaması maçları, orta düzey ulusal bireysel ve takım şampiyonaları, ulusal yıldız ve genç şampiyonaları.
  • Standart düzeyde koruma gerektiren etkinlikler: Diğer tüm etkinlikler.

Her koruma düzeyi için uygulanacak standart koruma önlemleri de şunlardır:guvenlik_gorevlisi

  • Oyuncular, yeni kurallar, kısıtlamalar, alınan önlemler konusunda uyarılmalıdır.
  • Oyuncular ve izleyiciler için özel alanlar oluşturmalıdır. (Olanaklar ölçüsünde, oyuncu ve izleyiciler için ayrı dinlenme yerleri ve tuvaletlerin kullanılması sağlanmalıdır.)
  • Oyuncularla izleyiciler arasında bir etkileşimin olması engellenmelidir.
  • Organizasyon yöneticileri ve hakemler ‘oyun alanı’ dışından satrançla ilgili herhangi bir bilginin taşınmasını engellemelidir.
  • Güvenlik görevlileri tarafından kullanılmak üzere; el detektörü, metal detektör duyarlı kapılar, X-ray cihazları, tarayıcılar, elektronik frekans bozucu cihazlar, güvenlik kameraları gibi ek güvenlik önlemlerinin en az biri kullanılmalıdır.
  • Organizasyon yönetimi, hakem, oyuncu, antrenör, yönetici ve diğer katılımcıların taşıdığı elektronik cihazlar-genel olarak ihlal nesneleri- için, emanet bırakma yerlerini sağlamalıdır.

Sıralanan önlemlerden ayrı olarak, FIDE etkinliklerinde ve organizasyon yönetimlerinin istediği diğer etkinliklerde internet tabanlı maç denetleme aracıyla da denetimler sağlanabilmektedir. (Bu denetim modelinde, turnuvadaki olası ihlaller, örneğin, performansı beklenen düzeyden çok yukarıda olan ya da bilgisayar destekli hile olarak algılanabilecek hamleleri olan oyuncular saptanmaya çalışılır. Uygulamaya ayrı bir yazıda değineceğim.)

Hakemler için hilenin önlenmesine yönelik olarak özel eğitimler verilmelidir. Bunlardan biri de madde 11.3.b için daha hafifletilmiş uygulamalar karşısında verilecek eğitimlerdir. Oyuncuların üzerlerinde bulunan ihlal nesnelerini bırakacak bir yerlerinin olamayacağını düşünülen organizasyon yöneticileri, ihlal nesnelerini, örneğin, cep telefonlarının tamamen kapalı olması koşuluyla, oyuncunun çantasında bulunmasına izin verebilmektedir. (Bu uygulama bir kural maddesi değildir. İhlal nesnelerinin, böylesi cihazların, oyun alanına sokulmasının yasak olmasının denetlenmesi zahmetli ve hatta olanaksız olduğundan, uygulamanın sadece bir öneri olduğunu anımsatırım.) Bu kez, hakemleri, işte tam burada, yeni ve güç görevler beklemektedir. Çünkü ihlal nesneleri oyun salonuna çanta içinde yarışma yönergesi yoluyla girebiliyorsa ‘hile’ ile mücadelede yeni uygulamalar geliştirilmelidir. Hakemlerin, önemli ve sıklıkla uygulanan bu durumun nasıl yönetileceği konusunda eğitilmeleri kaçınılmazdır.

Hakemlerin, alacakları eğitimlerin yanında, hilenin önlenmesine yönelik olarak, uygulayabilecekleri bazı önlemler de vardır. Bu önlemler demetiyle, 11.3.b için hafifletilmiş uygulamaların hayata nasıl geçirileceğine ‘Oyuncuların Yönetilmesi‘ başlıklı yazımda değinmiştim. İlgilenenlerin bir kez daha dikkatle okumalarında yarar görüyorum.

Sıralanan tüm önlemlere karşın oyuncular (veya diğer bileşenlerle birlikte) yine de hile yapabilmişler ve hile yaptıkları saptanmışsa, FIDE’nin ve federasyonumuzun mevzuatları doğrultusunda yargılanırlar. Yüksek düzeyde cezaları içeren bu mevzuat bütününe göre, ihlali gerçekleştirenler, 2 yıldan 5 yıla kadar yarışmadan men cezasıyla cezalandırılırlar. Oynadıkları tüm maçlar kayıp sayılarak sıralamadan çıkartılırlar. Varsa kazanılan her türlü haklar ve ödüller de geri alınır.

IA&IO Tahsin AKTAR

 

Atatürk’ü gördünüz mü?

10kasim5

Siz hiç, Atatürk’ü gördünüz mü? Ben gördüm. Selanik’te, doğduğu yılları, kargaların peşinde koştuğu söylenilen yılları pek bilmem ama sonraki yıllarını bilirim. Çanakkale’de tanıdım O’nu. ‘Çanakkale Kahramanı’ diyorsunuz ya, o kahramanlığı yaşadım Onun la. Okuduklarınız az gelir. Amasya Genelgesini okudum, kendi el yazısıyla yazdığı ham metni. Erzurum ve Sivas kongrelerinde de vardım. Orada yaptığı konuşmaları, kararları yazdırırkenki tavrını ve vakur, heybetli duruşunu, katiplerin ellerinin titreyişini dün gibi anımsıyorum. Bu dönemi de gördüm. Siz gördünüz mü?

Bir Cuma günü, Ankara’da, Meclisin açılışını da anımsıyorum. Anadolu’nun her yerinden çağrılan, milli mücadeleyi oluşturacak kurulu gördüm. Meclisin açılış konuşması kitaplığımda duruyor. Bunları not alıp tarihe saklayacağımı bilmeyen arkadaşlar, oluşturmaya çalıştığım arşivin ilk belgelerine, kağıt parçalarına, gülüyorlardı. Meclisin ilk toplantısı sonunda merdivenlerde tebessümle duruşunu gördünüz mü? Ben gördüm.

İnönü’ye yazdığı bir telgrafta, “ …siz bu zaferle, Türk’ün makûs talihini de yendiniz…” diyordu. El yazısıyla yazdıklarını okudum. Ürperdim. Siz de okudunuz mu? Sonra Afyon’da, sonra Belkahve’de heybetli duruşunu gördüm. Hele, Belkahve’de, “… İsmet, bu iş yarın bitmeli…” dediğinde yanında olmanızı isterdim. O ne kararlılık, o ne önsezi. İnönü bile yetişmekte güçlük çekiyordu sanki. Sonra İzmir’e girişi. Yunan bayrağını yerden nasıl toplattığını biliyor musunuz? Ben biliyorum.

Gençlerle olan diyalogunu biliyorum. Çocuklara olan düşkünlüğünü de. Üzerine titrerdi gençlerin, çocukların. Sabiha ve Afet’e olan yakınlığını, inancını. Siz gördünüz mü?

Ama ne yazık ki satranç oynarken görmedim. Görmedim ama satranç takımını biliyorum. Ankara’da, İstasyondaki evde duruyor. Kim bilir, ne çekişmeli maçlar yapmıştı, İnönü ve diğer arkadaşlarıyla. Şöyle hayal ediyorum: Gümüş kaplı tabakası masanın yanında, tabakadan büyük özenle çıkardığı ve keyifle tüttürdüğü sigarası, derin nefes alıp şöyle arkasına yaslandığında,  Ankara’nın ayazında yanmış alnı pırıl pırıl parlıyor, düşünüyor. Bu düşüncelerin içerisinde ülkenin yarınıylada ilgilendiğini, yaptığı her hamlede ülke ve Cumhuriyet için yapacağı hamleleri de gerçekleştiriyordu. Hangi varyantı oynuyordu acaba Hilafetin kaldırılışında. Hangi oyun sonu hamlesiyle ‘Cumhuriyet’ diyordu. Hangi açılıştan sonra oyun ortasında Lozan’dan gelen haberi alıyordu. Ve şah-mat. Böyle canlanıyor gözümde. Siz gördünüz mü kuzum o günleri? Ah, bir ben tanık olamadım o anlara.

Diyorlar ki Atatürk öldü. Ne zaman? O’nu her 10 Kasım’da anıyorlarmış. Yok canım ne zaman öldü? Hem ölse hiç, 10 Kasım’larda anmak yeter mi? Bu yıl bilmem kaçıncı yılı imiş ölümünün. Yalan diyeceğim ayıp olacak, yalan sözcüğünü bile sevmem. Hem ölse ben görürdüm. İnanmayın siz bunu diyenlere. O ölmedi. Onu anmak ne demek? Onu yaşamak gerek ki, sonra anmalı. Yaşamadığınız bir anı,  durumu anabilir misiniz hiç?

Ben Atatürk’ü gördüm. Ya siz?

IA&IO Tahsin AKTAR

Atatürk diyor ki: “ Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.”